“Kızım, artık gözlerin bozulacak, dinlen biraz!”
“Biraz da başka şeylerle oyalan!”
“Ekrandan uzak dur!”
Bu cümleler çocukların kulağında çınlarken bir anda belediyenin anonsu duyuldu: “Bir hafta elektrikler kesilecek!”
Eyvah! Çocuklar bir hafta elektriksiz ne yapacaklar?
Bilgisayarsız, televizyonsuz ve telefonsuz nasıl eğlenip oyun kuracaklar?
“Oyun Kurucu Takımı”nın eğlenceli, heyecanlı ve büyük keşiflerle örülü bir haftasına davetlisiniz!
BU KİTABI NEDEN OKUYALIM
Teknolojinin hayatımızdaki yerini sorgulatır; tablet, telefon ve internet olmadan da mutlu ve eğlenceli vakitler geçirmenin mümkün olabileceğini gösterir.
Gerçek dünyanın, sanal dünyadan daha renkli, eğlenceli ve zengin olduğunu hatırlatır.
Aile bireyleriyle ve arkadaşlarla birlikte geçirilen zamanın önemine vurgu yapar ve çocukların sosyal bağlarını güçlendirir.
Teknolojiyi hayata ölçülü bir şekilde katarak çocukları çevrelerindeki insanlarla gerçek bağlar kurmaya yönlendirir.
Çocukları, arkadaşlarıyla birlikte oynadıkları oyunlar ve yaptıkları etkinlikler sayesinde gelecekte hatırlayacakları güzel anılar biriktirmeye teşvik eder.
EDİTÖRÜN KALEMİNDEN
Başarılı ve orijinal kurgusuyla çocuklar tarafından çok sevilen “Hayal Atlası” kitabının yazarı Hasan Aytiş’in yeni öyküsü “Eyvah Elektrikler Gitti!”, okulları ara tatile giren Zehra’nın elektriklerin bir hafta kesileceğine dair belediyenin verdiği anonsu duymasıyla başlıyor. Zehra ve arkadaşları, bu durumu başta “felaket” olarak niteleseler de sonradan birlikte birçok eğlenceli etkinlik ve oyun bularak eskisinden daha keyifli günler geçiriyorlar. Kitapta geçen ifadeyle, “Elektriklerin gitmesiyle başlayan karanlık, zihinlerinde yeni aydınlıklar oluşturuyor.”
Çocuklar, bir hafta boyunca, daha önce öğrendikleri oyunların yanı sıra kurallarını kendilerinin belirlediği yeni oyunlar oynayarak hep birlikte hoşça vakit geçiriyorlar. Tablet, telefon, televizyon ve internet olmadan, yani sanal dünyaya mahkûm olmadan gerçek hayatta çok daha güzel oyunlar oynanıp eğlenceli vakitler geçirmenin mümkün olabileceğini gösteriyorlar. Bu hikâyeyi okuyan çocuklar, hikâyeden ilham alarak, eve kapanmadan, bahçe ve park gibi güvenli alanlarda oyunlar oynayıp yepyeni oyunlar geliştirebilirler; bu da onların hayal dünyasını zenginleştirip öz güvenlerinin gelişmesine ve sosyalleşmelerine katkı sağlar.
Öykü, sadece tablet ve telefonla çok fazla vakit geçiren çocuklara değil; saatlerce sosyal medyada vakit geçirip çocuklarıyla kaliteli ve güzel dakikalar geçirme keyfini kaçıran yetişkinlere de öz farkındalık sağlıyor. Bu tatlı ve sıcak hikâye, teknolojinin hayatımızdaki yerini sorgulatırken birlikte anılar biriktirmenin ne kadar kıymetli olduğunu gözler önüne seriyor.
Buluttepe kasabasında yaşayan yetişkinler elektriklerin kesilmesiyle birlikte akşamları çocuklarıyla gölge oyunu gibi oyunlar oynayarak, origami gibi etkinlikler yaparak ileride keyifle anacakları anılar biriktiriyor. Elektrik olmadığı için yeni hobiler ve oyunlar öğrenen çocuklar tabletsiz, telefonsuz ortamlarda yan yana koşmanın, konuşmanın, yeri geldiğinde birlikte mücadele etmenin tadına varıyorlar.
Kitap neredeyse her sayfada, “gerçek dünyanın sanal dünyadan katbekat daha eğlenceli, daha keyifli olduğu” mesajını veriyor ve bunu başarılı bir kurgu içerisinde anlaşılır, akıcı, yalın ve samimi bir dille yapıyor.
Çocuklarınızla birlikte “Eyvah Elektrikler Gitti!” kitabını okuyup bitirdiğinizde bir gününüzü düşünüp alışkanlıklarını gözden geçirecek, modern teknoloji ve sosyal medya alışkanlığınızın hayatınızdan ne çok keyifli an çaldığını göreceksiniz. “Hayatımızın bütününü oluşturan anlarımızı, hep birlikte ‘güzel anılara’ dönüştürelim” diyor, keyifli okumalar diliyorum.